• Genel
  • 0

ABDURRAHMANPAŞA 140 YAŞINDA – OPR. DR. ŞÜKRÜ ESEN KONFERANS SALONUNUN AÇILIŞI – 10 Mayıs 2025


Babam Opr. Dr. Şükrü Esen 1938 Abdurrahmanpaşa Lisesi mezunudur. Lise 1885 yılında kurulmuştur ve Osmanlı Devleti dönemi ve Türkiye Cumhuriyeti eğitim tarihinde çok önemli bir rol oynar. Kurtuluş Savaşı’nda lise son sınıf olduğu gibi cepheye gitmiştir. Kastamonu nüfusuna göre Kurtuluş Savaşı’nda en çok şehit veren ilimizdir. Dedelerim, babaannem ve bütün büyüklerim Kurtuluş Savaşı’na destek vermişler ve 1920 ile 1921 yılları arasında İnebolu’dan Ankara’ya taşınan cephane için (İstiklal yolu) hiçbir karşılık beklemeden köyden çok sayıda hayvan ve araba tahsis etmişlerdir. Dedem, amcalarım, halam, kuzenlerim ve yeğenlerim bu okuldan mezun olmuşlardır. Bize de Allah bu tarihi binanın konferans salonunu babam Opr. Dr. Şükrü Esen adına tefriş etme olanağını bahşetti. Babam bütün ömrü boyunca (Kastamonu Devlet Hastanesi KBB Kliniği kurucusu – Kastamonu DP milletvekili – Haydarpaşa Numune Hastanesi K.B.B. Kliniği şefi) Kastamonulu hemşehrilerine hizmeti birincil tutmuştu. Bu sene kuruluşunun 140’ıncı yıldönümünde 10 Mayıs 2025 tarihinde salonun açılışı yapıldı. Benimle birlikte Kastamonulu soprano, Londra’da yaşayan ve Avrupa’nın farklı ülkelerinde sahne alan değerli Kastamonulu hemşehrim Oya Ergün ile bir söyleşi yapıldı. Ben Kastamonulu olmaktan büyük gurur duyan 18. yüzyıla Münire Medresesi banisi Reisülküttap Hacı Mustafa Efendi ve Kırcalar Camisi banisi, 1877 Kastamonu mebusu Salim Efendi’ye, ellili yıllarda iki dönem belediye başkanlığı yapmış olan büyükbabam Muzaffer Esen ve alim ve ziraat odası başkanı dedem Reşit Esen’e, babam Opr. Dr. Şükrü Esen’e, Şadıbeyli annesi Saide Hanım’a uzanan ailemin tarihini anlattım.
11 Mayıs 2025 Pazartesi günü de bu güzel Salonda öğrencilere Çokkültürlülük, Kurtuluş Savaşı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş evresi, Kastamonu’nun bu süreçteki rolü ve Mustafa Kemal Atatürk üzerine bir sunum yaptım.
Tarihi binada Lise’nin harika bir müzesi bulunmaktadır. Sınıflardan biri burada okuyan değerli yazar ve şair Rıfat Ilgaz’a ayrılmıştır. Babam da müzede tanıtılmaktadır. Ayrıca kırklı yılların başında bir 23 Nisan Müsameresinde o tarihlerde ortaokulda olan annemin diğer öğrencilerle birlikte bir fotoğrafı sergilenmektedir. Bu fotoğrafta öğretmeni, müsamerede annem Zekiye Esen’i Sabiha Gökçen kıyafetiyle temsil etmesini uygun görmüştür.
Babam hakkında 2021 yılında bir kitap yazdım. Yüzyıla Derin Bakış. Babam üzerinden bir yüzyılı anlatıyorum bu kitapta. Kitap ne yazık ki tükendi ancak nadir kitaptan ulaşmak mümkün.
Ailemiz için hayır işleri yapmak bir ilke haline gelmiştir. Geçen yıllarda da Kastamonu Tıp Fakültesi’nin bir laboratuvarını babamın adına tefriş ettirebildik. Allah’a bize bu fırsatları tanıdığı için şükrediyorum. Reisülküttap Hacı Mustafa Efendi (1742) der ki: “Dünyanın hayrı, şerriyle ikizdir, faydası zararı ile yoldaş olarak yaratılmıştır. İnsan ise aklının derecesine göre iyilik veya kötülüğe meyledecek kabiliyetedir. Bu nedenle herkes, bu kabiliyeti gereğince iyiler zümresine dahil olabilmek için gücünün yettiği derecede bir eser ortaya koymak durumundadır.”
Babam ve annem ve bütün büyüklerim bize iyiler zümresine dahil olmayı öğrettiler, ne mutlu bize…

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir