• Genel
  • 1

Manisa Celal Bayar Üniversitesi – Çeviri Laboratuvarlarının Öyküsü 15.10.2024

İzninizle İzmir maceramı biraz gerilere giderek anlatacağım.

2013 yılının güneşli bir sonbahar gününde İzmir Yaşar Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi doktora programına devam eden öğrencim Aslı Selcen telefon etti. 2016 yılında vefat edecek eşim rahatsızdı, belini sakatlamıştı, balkonda dinleniyordu. Aslı, Yaşar Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi dekanı Prof. Dr. Behzat Gürkan ile bize gelmek istediklerini söyledi. Ben de “Buyurun, seviniriz”, dedim. Ancak bu ani ziyarete de pek anlam veremedim. Behzat Hoca ile Aslı bir süre sonra kiraladıkları arabayla Kuzguncuk’a geldiler. Onları bahçeye bakan balkona aldım, çok güzel bir kutu incir getirmişlerdi, incirlerin içinde ceviz vardı. Çay, kahve yaptım, oradan buradan sohbet ettik. Dedim ki, “Ben 2014’te emekli olacağım, eşim iyi değil ve İstanbul Üniversitesi beni çok yordu.” Behzat bey ansızın, “Tamam, dedi, o zaman bize gelin.” Anlamadım ne dediğini, sonra “Nasıl olur, Hocam”, dedim. “Aytaç rahatsız, bana ihtiyacı var. Hem ben çalışmaktan çok yoruldum, arkadaşlarım iş birliğine hazır değiller, projelerim var, hiçbirini gerçekleştiremiyorum, haftada iki, üç gün işe geliyorlar, onun dışında başka katkıda bulunmak istemiyorlar, derslerini veriyorlar, gidiyorlar.” “İyi ya”, dedi Behzat Hoca. “Yaşar Üniversitesi’ndeki ekip çok iyi, bir dediğinizi iki etmezler. Zaten hepsi doktora programında sizin öğrenciniz.”  Eşime baktım, o dinliyordu, sessiz sakin. Sonra dedi ki: “Sakine, İzmir çok güzel bir yerdir, buraya kadar seni istemeye gelmişler, onları geri çevirmek olmaz.” Şaşırdım. “Pek iyi,” dedim “seni ne yapacağız.” “Sorun değil, bir çaresini buluruz” dedi. Ve ben 2014 yılının Şubat ayında kendimi Yaşar Üniversitesi’nde buldum. 2014 İLE 2017 YILLARI ARASINDA HER HAFTA İZMİR’E UÇTUM. ÜÇ YIL SÜREYLE İZMİR – İSTANBUL ARASINDA MEKİK DOKUDUM. GİTTİĞİMDE ÖĞRENCİ YURDUNDA KONAKLIYORDUM. Eşimi yalnız bırakmak istemediğim için Darüşşafaka’ya bağışta bulunduk, İzmir’e giderken onu Yakacık’taki Darüşşafaka’nın tesislerine bırakıyor, dönüşte de onu oradan alıyordum. Gece birde, ikide dönsem dahi Aytaç konuk odasında benim gelmemi bekliyordu. Sevgili eşim topu topu 56 gün kalabilecekti bu kurumda ve 6 Mart 2016 tarihinde vefat edecekti. Nurlarda uyusun. Onun hoşgörüsü ve yüce yüreği sayesinde gidebildim Yaşar Üniversitesi’ne.

Bunu size neden anlatıyorum. Yaşar’daki asistanlarıma doktoralarını tamamlattım. Son asistanım da 12 Şubat 2025 tarihinde doktorasını tamamladı. Diğerleri ise ben 2017 yılında Yaşar Üniversitesi’nden ayrıldıktan sonra Manisa’da Mütercim Tercümanlık Bölümü’nü kurdular ve burada çok başarılı oldular. Biz ailecek hayır işleri yaptığımız için bir gün bir telefon geldi ve bana bölüm başkanı Dr. Selçuk Eryatmaz Bölüme simultane laboratuvarı yaptırma olanağımız olup olmadığını sordu. Ben de baktım, biraz birikimimiz var, “Tabii Selçuk, olur” dedim.

Ve bölüm Ekim ayında beni davet etti. Bölümde hem Osmanlı Devleti’nde Çokkültürlülük ve Mustafa Kemal Atatürk’ü sunacak hem de laboratuvarın açılışını yapacaktık. Büyük bir sevinçle gittik ve büyük bir sürprizle karşılaştık. Selçuk alem etmiş kalem etmiş gönderdiğim miktarla iki laboratuvar kurdurtmuştu. Birine de rahmetli eşimin adını vermişlerdi. İşte burada gördüğünüz resimler o günden.

Laboraturvarların kapılarını bunları yazdırmışlardı:

Emeritus Profesör Sakine Eruz

Çeviri Uygulamaları Laboratuvarı

Bu Laboratuvar Çeviribilmin en kıymetli hocalarından

Emeritus Prof. Dr. Sakine Eruz’un

Mütercim Tercümanlık Bölümüne armağanıdır. Öğrencileri olarak bizler öğrencilerimiz yetiştirirken kendisinin her daim verdiği desteğe minnetarız

15.10.2024

Yüksek Mühendis Aytaç Eruz

Sözlü Çeviri Laboratuvarı

Bu Laboratuvar 2024 yılında Emeritus Profesör Sakine Eruz tarafından merhum eşi ve hayırsever

Yüksek Mühendis Aytaç Eruz

adına donatılmış ve yenilenmiştir

15.10.2024

Yaşar Üniversitesi’nde güzel günler geçirmemi sağlayan İzmirli sevgili asistanlarıma teşekkür ediyorum, yolları ve bahtları açık olsun. Öylesine hak ediyorlar ki mutlu olmayı. Yaşar Üniversitesi’nde bana son derece saygılı ve sevgi dolu davrandıkları, doktoralarını ben hiç üzmeden tamamladıkları için de teşekkür ediyorum. Esenlikle kalsınlar ve her daim mutlu olsunlar. 

Bana verdikleri plaket ise benim için çok kıymetliydi. Şöyle yazıyordu plakette:

Sevgili Hocamız

Profesör Doktor Sakine Eruz’a

Bütün desteği, sevgisi ve yol göstericiliği

için en derin sevgi,

saygı ve teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Manisa Celal Bayar Üniversitesi

Mütercim Tercümanlık

Bölümü ve Öğrencileri

2024

Dilerim emeklerim her daim yerini bulur ve dilerim hepimizin karşısına yapılan işin kıymetini bilen kişiler çıkar.

Biricik asistanlarım, öğretim üyeleri Dr. Selçuk Eryatmaz, Dr. Aslı Selcen Aslan, Dr. Duygu Tümer, Dr. Tutku Öncü Yılmaz ve hâlen Yaşar Üniversitesi’nde görev yapan Dr. Emre Canbaz ile öğretim görevlisi sevgili Ufuk Özbir’e de buradan sevgilerimi ve beni hiç üzmedikleri için teşekkürlerimi gönderiyorum.

You may also like...

1 Response

  1. Adnan Kara dedi ki:

    Değerli üstadım Çağdaş ülke hayalimizin çağdaş insanı her türlü övgüye layiksiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir